Rektal Hastalıklar
Dışkılama ve Anüs bölgesini ilgilendiren hastalıklar toplumda utanılacak hastalıklar olarak bilinir. Bu hastalıklar yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Kişi en çok rahatsız olduğu noktada, doktora gitmeye karar verir. Günümüz teknolojileri ile tanı ve tedavi yöntemleri artık bu hastalıkların daha kolay bulunmasına ve iyileşmesine yardımcı olmaktadır.
Toplumda en sık rastlanan rektal hastalıklar şöyledir.Hemoroid, anal fissür, perianal fistül, pilonidal sinus oluşturur.
Hemoroid
Bu grupta şikayetler daha çok rektal kanama ve anal bölgede ağrılı şişlikler olarak kendini gösterir. Fiziki muayene bulgularına göre medikal tedavileri düzenlenen hastaların takip bulgularına göre cerrahi tedavileri uygulanır. Lazer yöntemi ile daha hızlı, kansız, acısız ve ağrısız olarak tedavisi yapılabilir.
Perianal Fistülleri (Makat Fistülleri)
Büyük abdest yapımını kolaylaştırmak için salgılanan sıvı salgılanmamaktadır. Dolayısıyla büyük abdest burada apse oluşumuna sebep olmaktadır. Bu apseler zamanla ya kendi kendine patlar. Hastanın makatından sürekli akan bir iltihap görülür. Bazen de ağrı şikayetleriyle doktora gidildiğinde, uzman tarafından kontrollü olarak patlatılmaktadır.
Perianal fistül, kadın ve erkeklerde eşit oranda görülmektedir, sık görülen bir yaş aralığı yoktur. Gençlerde de yaşlılarda da görülebilir. Ancak kilolu kişilerde daha sık görüldüğü bilinmektedir. Sıcak ve nemin arttığı yaz aylarında da görülme sıklığı artmaktadır.
Tedavisi cerrahi olarak yapılır.
Pilonidal sinüs (kıl dönmesi)
Halk arasında kıl dönmesi olarak da bilinen hastalık genellikle erkeklerde görülür. Hastalık, kuyruk sokumu bölgesinde akıntı, şişlik, ağrı, apse, bunun sonucunda da oluşan kötü kokulu akıntı ve deliklerle kendini gösterir. Tedavisi cerrahi olarak yapılır.
Tümörler
Rektal hastalıklardaki kanserlerden en sık rektum tümörlerine rastlanılır. Hastalar genelde makatta kanama şikayetleriyle doktora başvurur. İlk teşhis muayeneyle konur. Parmakla yapılan dijital muayenede kitle saptanabilir. Sonrasında kolonoskopi, biyopsi, torakal ve abdominal bilgisayarlı tomografi ile evreleme yapılır.
Pelvik MR ve endoanal ultrasonla elde edilen kitlenin büyüklüğü, rektum duvarındaki katları, etrafındaki lenf düğümlerinin pozitif olup olmadığı gibi bilgiler ışığında hastalığın evrelemesi yapılır.
Tedaviye onkoloji uzmanlarıyla birlikte karar verilir. Rektum tümörlerine ilk aşamada genelde kemoradyoterapi yapılır.
Yaklaşık 6-8 hafta süren bu tedavi, bazen 3 aya kadar uzayabilir.
Tedavinin ardından belli bir dönem içinde laparoskopik cerrahi, laparoskopik rektum rezeksiyonları gibi ameliyatlar uygulanır. Sonrasında hastalar onkoloji bölümünde kemoterapi tedavilerini alarak devamında cerrahi, onkoloji ve gastroenteroloji uzmanları hastayı ortaklaşa takip eder.
Anal fissür
Kabızlığa ve sert dışkılamaya bağlı ortaya çıkar. Kabızlığın tetiklediği makatta çatlak, ağrı ya da kanama gibi sorunlar sıklıkla kadınlarda görülür. Anal fissürler, akut ve kronik olarak ikiye ayrılır.
Akut fissürlerde hastalara genellikle kabızlığı önleyici ve söz konusu bölgeye yönelik pomadla tedavi önerilir. Kronik anal fissürlerde ise bunların dışında bir ay süren medikal tedavi uygulanır. Bu yöntemlerle de yüzde 80 oranında başarı elde edilir.
Bu hastalıkta söz konusu yöntemler yetersiz kalırsa, cerrahi tedavi uygulanır.