Gırtlak Kanseri Nedir?
Gırtlak, boyun bölgesinde bulunan, yemek ile nefes borusunu ayıran organdır. Ses tellerini barındırdığı için ses üretimi de burada yapılır. Solunum yolunun önemli bir parçası olan gırtlak, yutma esnasında yemeğin nefes borusuna kaçmasının da önüne geçer.
Gırtlak bölgesinde oluşan kötü huylu kitlesel hastalıklara ise gırtlak kanseri denilmektedir. Tıp dilinde larenks olarak isimlendirildiği için larenks kanseri de denilmektedir. Genelde nefes borusunun ve ses tellerinin bulunduğu glottis bölgesinde ortaya çıkar.
Gırtlak kanseri görülme sıklığı, dünya genelinde sigara ve tütün mamullerinin tüketiminde yaşanan artışa paralel olarak artmaktadır. Baş ve boyun kanserleri arasında en çok görülen kanser türü olarak öne çıkar.
Gırtlak Kanserinin Nedenleri Nelerdir?
Gırtlak kanseri gelişmesine neden olabilecek risk faktörleri bulunmaktadır.
-
Tütün ve Alkol Kullanımı:
Alkol ve tütün kullanımı gırtlak kanseri riskini artıran en önemli risk faktörlerinin başında gelmektedir. Tütün ürünü ve alkolün kullanım miktarı ve kullanılan yıl ne kadar fazlaysa risk faktörü de aynı oranda yükselmektedir. Günde 25 taneden fazla sigara kullanan veya 30 yıldan fazla süredir sigara içenlerin, sigara içmeyenlere göre gırtlak kanseri gelişme olasılığı yaklaşık 40 kat daha fazladır. Aynı şekilde uzun süredir ve düzenli alkol kullananlar alkol kullanmayanlara göre 3 kat daha fazla risk altındadır. Gırtlak kanserinin de içinde bulunduğu baş boyun kanserlerinin büyük bir çoğunluğunu nedeni sigara kullanımıdır. Sigara veya tütün ürünü kullanmayın sürekli olarak dumanına maruz kalan kişilerin de gırtlak kanseri olma riski artmaktadır.
-
Cinsiyet:
Erkeklerin gırtlak kanseri olma riski kadınlara oranla 4-5 kat daha fazladır. Ancak son yıllarda kadınlar arasında sigara kullanımının yaygınlaşması gırtlak kanserinin kadınlarda da sık görülmesine neden olmaktadır.
-
Genetik Faktörler:
Ailesinde baş boyun kanseri veya gırtlak kanseri geçmişi olan kişilerde gırtlak kanseri gelişme riski olmayanlara oranla daha fazladır.
-
Yaş:
Birçok kanser türünde olduğu gibi gırtlak kanserinde de ilerleyen yaş en önemli risk faktörleri arasındadır. Gırtlak kanseri 40 yaş altında nadir görülmektedir.
-
Beslenme Tarzı:
Kırmızı et, işlenmiş gıda veya kızarmış yiyecekleri fazla tüketenlerde gırtlak kanseri gelişme riski daha fazladır. Aynı zamanda A ve E vitamininden eksik beslenmenin de gırtlak kanseri nedeni olduğunu gösteren çalışmalar bulunmaktadır. Akdeniz diyeti olarak bilinen taze meyve ve sebze ağırlıklı beslenmek yeteri miktarda A ve E vitamini almak gırtlak kanseri riskini azaltabilmektedir.
-
HPV Virüsü:
Daha çok cinsel yolla bulaşan ve kadınlarda genital siğil, rahim ağzı ve vajina kanserine neden olan HPV (Human papilomavirus enfeksiyonu) virüsünün gırtlak kanserine neden olabileceğini gösteren bilimsel çalışmalar bulunmaktadır. HPV yaygın bir enfeksiyondur ve çoğu insanda herhangi bir soruna neden olmadan kendi kendine geçebilmektedir.
-
Zararlı Maddelere Maruziyet:
Meslekten kaynaklanan bazı zararlı veya kimyasal maddelere uzun süre maruz kalmak gırtlak kanseri nedeni olabilmektedir.
- Talaş
- Kurum veya kömür tozu
- Boya dumanı
- Boya üretimi ve kozmetik ürünler gibi birçok endüstride kullanılan formaldehit
- Nikel
- Temizlik çözücü olarak kullanılan iziopropil alkol
- Sülfürik asit sisi
- Asbest
- Kötü ağız hijyeni ve reflü hastalığı da gırtlak kanseri nedeni olabilmektedir.
Gırtlak Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Gırtlak kanseri belirtileri, hastalığın erken evrelerinde genellikle hafif olabilir ve başka sağlık sorunlarına benzerlik gösterebilir. Ancak ilerleyen evrelerde belirtiler daha belirgin hale gelebilir. Gırtlak kanseri belirtileri şunları içerebilir:
-
Ses Kısıklığı veya Ses Değişiklikleri:
En yaygın belirtilerden biri, uzun süreli ses kısıklığıdır. Ses tellerindeki tümör nedeniyle ses kalitesinde değişiklikler olabilir.
-
Boğaz Ağrısı veya Yutma Güçlüğü:
Boğazda sürekli ağrı veya yutma zorluğu hissi olabilir. Özellikle katı gıdaların yutulması sırasında zorluk yaşanabilir.
-
Öksürük ve Kan Tükürme:
Kronik veya kanlı öksürük, gırtlak kanserinin belirtilerindendir. Öksürükle birlikte kan tükürme de görülebilir.
-
Nefes Darlığı:
Gırtlak kanseri, hava yolunu daraltabilir ve bu da nefes almada güçlük yaşanmasına yol açabilir.
-
Boyun Şişliği:
Larenksin etrafındaki lenf düğümleri kanser hücrelerinin yayılmasını önlemeye çalışırken şişebilir. Bu nedenle boyunda şişlik veya yumrular fark edilebilir.
-
Ağız veya Dilde Lezyonlar:
Bazı durumlarda, kanser hücreleri ağız içinde veya dilde lezyonlar oluşturabilir.
-
Kulak Ağrısı:
İlerlemiş gırtlak kanseri bazen kulak ağrısına da neden olabilir.
Gırtlak Kanserinin Çeşitleri Nelerdir?
-
Nazofarenks Kanseri (Boğazın arkasında başlar.):
Nazofarenks yutağın üst kısmı ve burnun arkasında kalan bölümdür. Bu bölümde oluşan kanser nazofarenks kanseri olarak adlandırılır. Nadir görülen bir kanser türüdür.
-
Orofaringeal Kanser (Ağzın hemen arkasında başlar.):
Orofaringeal boğazınız ve ağzınızın hemen arkasında bademcikleri içeren kısımdır. Bu kısımda oluşan kansere orofaringeal kanser denilir.
-
Hipofarengeal Kanser:
Boğazınızın alt kısmında, yemek borusu ve soluk borusunun üzerinde yer alan hipofarenkste oluşan kanser türüdür.
-
Glottik Kanser (Ses Tellerinde Başlar.):
Gırtlağın glottik denilen kısmında ses telleri bulunur. Sesiniz bu kısımda oluşur. Bu bölümde oluşan kansere glottik kanser denilir.
-
Supraglottik Kanser (Ses Tellerinin Üstünde Başlar.):
Ses tellerinin üst kısmında kalan ve üst gırtlak olarak bilinen bölge supraglottik olarak adlandırılır ve bu kısımda oluşan kansere supraglottik kanser denilir. Kanser üst gırtlak bölgesinde oluştuğu için, yediğimiz gıdaların nefes borusuna girmesini engelleyen bir kıkırdak olan epiglottisi etkileyebilir. Tüm gırtlak kanserlerinin yaklaşık %35’ini kapsar.
-
Subglottik Kanser (Ses Tellerinin Altında Başlar.):
Ses tellerinin alt kısmında kalan alt gırtlak olarak adlandırılan bölgeye subglottik denilir. Bu bölgede oluşan kansere subglottik kanser denilir. Tüm gırtlak kanserlerinin yaklaşık %5’ini kapsar.
Gırtlak Kanseri Dereceleri Nelerdir?
Gırtlak kanserinin derecesi kanserli hücrelerin görünümüyle ilgidir. Genel olarak düşük dereceli ve yüksek dereceli gırtlak kanseri olarak ikiye ayrılmaktadır.
-
Düşük Dereceli Gırtlak Kanseri:
Kanser hücreleri kaynaklandığı hücrelere benzer görünüm sergilemektedir.
Düşük dereceli gırtlak kanseri hücreleri genellikle yavaş büyür ve yayılma olasılığı daha düşüktür.
-
Yüksek Dereceli Gırtlak Kanseri:
Kanser hücrelerindeki farklılaşım fazladır. Yüksek dereceli gırtlak kanseri hücreleri daha hızlı çoğalma eğilimindedir ve düşük dereceli kanser hücrelerine göre yayılma olasılıkları daha yüksektir.
Gırtlak Kanseri Evreleri Nelerdir?
Gırtlak kanseri evreleri bulunan bir kanser türüdür:
Evre 1:
Kanser hücreleri yalnızca gırtlağın iç astar kısmındadır.
Evre 2:
Küçük boyutta olan tümör gırtlağın dışına taşınır.
Evre 3:
Daha büyük boyutta olan tümör, tiroit bezinin iç kısmına veya gırtlağın üst kısmına doğru büyür. Ses tellerinden birini de etkileyebilir.
Evre 4:
Tümör yemek borusu, soluk borusu veya tiroit bezine yayılabilir. Son evredir.
Gırtlak Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Gırtlak kanserinden şüpheleniyor ve 3 haftadan uzun süredir ses kısıklığı yaşıyorsanız ilk teşhis ve tedavinin yapılması için kulak burun boğaz doktoruna muayene olabilirsiniz.
Doktorunuz boynun iç kısmını incelemek için öncelikle fiziksel muayene yapar. Doktorunuz doğru teşhis konulması için biyopsi ve PET-CT (tomografi) gibi görüntüleme testlerine de ihtiyaç duyabilir. Gırtlak kanserini teşhis etmek için kullanılan testler şunlardır:
-
Fiziksel Muayene:
Doktorunuz hastalık belirtilerinizi ve gırtlak kanseri riskini artırabilecek aktiviteleri sorar. Ayrıca ağzınızda bir yara ya da boynunuzda şişmiş lenf düğümleri gibi herhangi anormal bir belirti olup olmadığını kontrol etmek için fiziksel bir muayene yapar. Laringoskopi: Doktorunuz boğazınızı daha detaylı muayene etmek için laringoskop kullanabilir. Laringoskop, ışıklı ince bir tüp ve lensten oluşan boğazın arka kısmını görüntülemeye yardımcı olan bir alettir.
-
Faringoskopi:
Doktorunuz bu testi orofaringeal kanseri teşhis etmek için yapar. Faringoskopi için özel bir hazırlık gerekmemektedir. Doktorunuz dilinizi bastıracak tek kullanımlık bir ahşap ya da plastik spatula kullanır. Faringoskopiyi bastırdıktan sonra ağzınızı incelemek için 5-10 mm boyutunda bir ayna kullanır.
-
Bilgisayarlı Tomografi (CT) Taraması:
CT tarama testi başta kanser olmak üzere birçok hastalığın teşhisinde kullanılan tıbbi görüntüleme yöntemidir. Doktorunuz bu testi, orofaringeal kanseri teşhis etmek için kullanabilir.
-
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) Taraması:
Boğazınızın ayrıntılı görüntülerini oluşturmak için radyo dalgaları, güçlü mıknatıslar ve bilgisayar kullanılır.
-
Pozitron Emisyon Tomografisi (PET) Taraması:
Kanser hastalarında tümörü belirlemek, kanserin yayılıp yayılmadığını kontrol etmek için pet çekimi yapılır. Çekim yapılan bölgenin üç boyutlu görüntüsü alınır.
-
Endoskopik Biyopsi:
Doktorunuz doku örneği almak için endoskopi işlemi yapabilir. Endoskopi ucunda ışıklı küçük bir kamera bulunan bir alet yardımıyla yemek borusu,mide ve bağırsakları görüntülemeye ve gerekirse doku örneği almaya yarayan bir işlemdir.
Gırtlak Kanserinin Cerrahi Tedavisi
Endoskopik (Yöntem İle Kısmi Gırtlak Alınması ) Rezeksiyon (Endoskopik Lazer Cerrahisi)
- Daha çok erken evre gırtlak kanserleri ve lokal ileri evre gırtlak kanseri hastaları için uygun bir cerrahi yöntemdir.
- Halk arasında ağız içi lazer ameliyatı olarak bilinen endoskopik rezeksiyon ameliyatı ağız yoluyla gerçekleştirildiği için her hangi bir kesi uygulanmamaktadır.
- İşlem sırasında lazer kullanıldığı için kanama daha azdır.
- İşlem genel anestezi altında ameliyathanede gerçekleştirilir.
- Ağızdan ses tellerine kadar yerleştirilen tüpten gerekli cerrahi aletler ve lazer geçirilir. Mikroskop altında gerçekleştirilen operasyonda cerrah kanserli tümörü net bir şekilde görmektedir.
- Tümörün durumuna göre cerrah bir kısmını lazerle kesebilir veya yüksek enerji kullanılan lazerle tamamen yok edebilir.
- Endoskopik lazer cerrahi işleminden önce hastanın bu ameliyata uygun olup olmadığı belirlenmelidir. Lazer ameliyatı ağız yoluyla yapıldığı için hastanın dişlerinin ve boğaz yapısının bu işleme uygun olması gerekmektedir.
- Ağız için lazer ameliyatından sonra hastanede yatış süresi tümörün bulunduğu bölge ve büyüklüğüne göre değişebilmektedir.
- Genellikle büyük tümörlerde yapılan endoskopik lazer ameliyatlarından sonra oluşan şişlik nefes alma veya beslenmede sorunlara yol açabilir.
- Ağız içi lazer ameliyatı genellikle konuşma ve yutma konusunda kalıcı sorunlara yol açmamaktadır. Ameliyattan sonraki birkaç gün konuşma kısıtlaması getirilebilir. Uzun süren konuşma sorunlarında konuşma terapisti ile çalışmak olumlu sonuçlar verebilir.
Gırtlak Kanseri Larenjektomi Ameliyatı
- Tümörün büyüklüğüne ve yerine bağlı olarak gırtlağın kanserden etkilenen kısmı veya tamamı cerrahi olarak çıkartılır.
- Kısmı larenjektomi denilen gırtlağın sadece bir kısmının alındığı ameliyatlar boyunda küçük bir kesi açılarak yapılabildiği gibi ağız yoluyla kesi yapılmadan da gerçekleştirilebilir.
- Kısmi larenjektomi ameliyatlarında hastanın nefes alabilmesi için boyunda küçük bir delik açılır. Bu delik genellikle ameliyattan sonra kapanır.
- Kısmi larenjektomi ameliyatlarından sonra geçici bir süre konuşma sorunu yaşanabilir. Ancak genellikle iyileşme sürecinden sonra konuşma ve nefes alma sorunu görülmemektedir.
- Gırtlağın tamamımın çıkartıldığı yani total larenjektomi ameliyatlarında soluk alıp verebilmek için nefes borusu boğaza açılan deliğe bağlanır.
- Total larenjektomi yani gırtlağın tamamının alındığı ameliyatlarda boğaza açılan delik kalıcıdır.
- Total larenjektomi ameliyatlarından sonra hasta sesini kaybetmektedir. Konuşma cihazı veya ses cihazı olarak üretilen ses protezleri ile hasta iletişimini sağlayabilmektedir.
- Total larenjektomi ameliyatlarından sonra ses sorununun yanında yutkunma, tat ve koku alma gibi sıkıntılar da görülebilmektedir.
Boyun Diseksiyon Ameliyatı
Bu ameliyat gırtlak kanseri hastalığının boyundaki lenf bezlerine yayılması durumunda uygulanır. Bu nedenle ameliyatta lenf bezlerinin bir kısmı ya da tamamı çıkarılabilir. Aynı zamanda kas, sinir ve komşu dokuların çıkarılması da gerekebilir. Her hasta için uygun bir ameliyat tekniği değildir ve bunun nedeni de yan etkileridir. Kulakta uyuşma, alt dudakta hareket kaybı gibi bazı yan etkiler ortaya çıkabilir.
Gırtlak Kanseri Radyasyon Tedavisi
Radyasyon tedavisinde, kanser hücrelerinin ölmelerine neden olmak için X-ışınları ve protonlar gibi kaynaklardan gelen yüksek enerjili ışınları kullanılmaktadır. Bu tedavi şeklinde ışınlar, vücudunuzun dışındaki büyük bir makineden aktarılmaktadır. Bununla birlikte vücudunuzun içine, kanserin oluştuğu bölgenin hemen yanına yerleştirilebilecek küçük radyoaktif tohumlar aracılığıyla da verilir.
Erken evrelerde olan larinks kanseri için gerekli tek tedavi radyasyon tedavisi olabilmektedir. Daha ileri evrelerdeki tümörler için radyasyon tedavisi çoğunlukla kemoterapi veya cerrahi yöntemler ile birleştirilebilmektedir. Bununla birlikte son evre gırtlak kanseri olanlar için belirti ve semptomları azaltmak ve hastayı daha rahat ettirmek amacıyla da radyasyon tedavisi kullanılabilmektedir.
Gırtlak Kanseri Kemoterapi
Kemoterapi, kanser hücrelerini öldürmek için ilaçları kullanır. Kemoterapi sıklıkla gırtlak kanserlerinin tedavisinde radyasyon tedavisi ile birlikte kullanılır. Belirli kemoterapi ilaçları kanser hücrelerini radyasyon tedavisine daha duyarlı hale getirir. Ancak kemoterapi ve radyasyon terapisinin birleştirilmesi her iki tedavinin yan etkilerini artırır. Yaşamanız muhtemel olan yan etkileri ve kombine tedavilerin bu etkilere ağır basacak yararlar sağlayıp sağlayamayacağını doktorunuzla görüşün.
Hedefe Yönelik Tedavi:
Hedefe yönelik tedavide sağlıklı hücrelere zarar vermeden kanser hücrelerini öldürmek için ilaçlar kullanılır. Bu tedavide, kanser hücrelerinde bulunan ve hücrelerin büyümesine ve çoğalmasına destek olan proteinlere odaklanılır. Kullanılan ilaçlar kanser hücrelerini öldürür ve büyümelerini yavaşlatır. Hedefe yönelik tedavi daha çok orofaringeal ve hipofarengeal kanser türlerinde tercih edilir.
Gırtlak kanserinin tedavisi olmakla birlikte erken teşhis edilemeyen gırtlak kanseri kalıcı ve önemli hasarlara neden olabilir. Bu nedenle gırtlak kanserinin belirtilerini yaşıyorsanız vakit kaybetmeden bir sağlık uzmanına muayene olmanız erken teşhis ve tedavi açısından çok önemlidir. Gırtlak kanserinden korunmanın kesin bir yolu yoktur. Ancak tütün ve alkol tüketimini azaltmanız, HPV aşısı uygulamanız ve sağlıklı beslenme alışkanlığı edinmeniz gırtlak kanserine yakalanma riskinizi önemli derecede azaltabilir.
Gırtlak kanserine yakalandıysanız, tedavi gördükten sonra gırtlak kanserinin tekrarlama ihtimali vardır. Bu nedenle tedavinizden sonra sağlık kontrollerinizi aksatmamanız çok önemlidir.
İmmünoterapi:
İmmünoterapi, vücudun bağışıklık sistemini kanser hücrelerine karşı savaşmaya teşvik etmek için kullanılan bir tedavi şeklidir. Gırtlak kanserinde de immünoterapi, bazı hastalarda diğer tedavilere ek olarak kullanılabilir.
Tedavi Sonrası Rehabilitasyon
Kanser tedavisi genellikle yutma, katı yiyecekler yeme ve konuşma yeteneğini yeniden kazanmak için alanında uzman doktorlarla birlikte çalışmayı gerektirebilecek komplikasyonlara sebep olmaktadır.
Gırtlak kanseri tedavisi sırasında ve sonrasında şu konularda rehabilitasyon almanız gerekebilir:
- Trakeostomi açıldığı durumlarda onun bakımı,
- Yeme problemleri,
- Yutma zorluğu,
- Boyunda hissedilen sertlik ve ağrı,
- Konuşma problemleri.
Gırtlak Kanseri Hakkında Sık Sorulan Sorular
Gırtlak Kanseri Ölümcül Müdür?
Dünyada baş boyun bölgesinin en yaygın kanserlerinden biri olan larinks kanserinden her yıl yüksek sayılarda ölümler görülmektedir. Erkeklerde kadınlara göre daha ölüm riski daha yüksektir. Ancak erken evrede teşhis edilen kanserlerin tedavi edilebilme olasılığı neredeyse kesindir.
Gırtlak Kanseri Nereye Metastaz (Yayılma) Yapar?
Gırtlak kanseri önce komşu dokulara yayılır. İleri evrede ise uzak organlara da yayılabilir.
Gırtlak kanserinin yayılım yaptığı yerler ise;
- Gırtlak Boyu
- Boyudaki Yumuşak Dokular
- Ses Telleri
- Tiroit Bezi
- Dil Tabanı
- Dil Ve Boyun Kasları
- Yutak
- Soluk Borusu (Trakea)
- Yemek Borusu
- Lenf Bezleri
- Akciğer, Karaciğer ve kemiklerdir.
Gırtlak Kanseri Ameliyatından Sonra Konuşabilecek Miyim?
Kısmı gerçekleştirilen gırtlak kanseri ameliyatlarında ses telleri korunabilir. Ses tellerinin korunduğu bu ameliyatların hemen ardından konuşma zorluğu yaşansa da bir süre sonra ses eski haline gelebilmektedir.
Ancak gırtlağın tamamın çıkartıldığı ameliyatların ardından hasta sesini kaybetmektedir.
Bu ameliyatlardan sonra hastanın durumuna göre farklı konuşma teknikleri veya cihazlar kullanılabilir. Özofagus konuşması denilen havayı yemek borusundan aşağı doğru hareket ettirerek ve ardından ağza geri getirerek konuşma gerçekleştirilebilir. Bunun için ses terapistleriyle çalışma yapılabilir.
Elektronik gırtlak denilen küçük bir cihazı boyna doğru tutarak hastanın ses çıkarması mümkündür.
Halk arasında ses mikrofonu olarak da bilinen ses protezleri ile hastanı konuşması sağlanabilir.
Gırtlak Kanserinde Beslenmede Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
Kanser tedavisinin yan etkilerini en aza indirmek ve kilo kaybına bağlı sağlık sorunları ile karşılaşmamak için beslenmede bazı besin kaynaklarına yer verilmesinde fayda vardır:
-
Protein:
Dokuların onarılması, bağışıklık sisteminin güçlenmesi ve vücuda enerji sağlanmasında rol oynayan protein, kanser hastalarının beslenmesinde önemli bir yere sahiptir. Kanser hastaları, sağlıklı bireylere göre daha çok proteine ihtiyaç duyar. Yeterli protein alımı gerçekleşmediği zaman ise kas yıkımı, güç ve direnç kaybı olur. Bağışıklık sisteminin zayıflaması ile de hastalıklara açık hale gelinir.
Gırtlak kanseri hastaları günlük beslenmelerinde yumurta, tavuk, baklagiller, kırmızı et, yoğurt ve peynir gibi protein bakımından zengin gıdalara yer vermelidir. Beslenme güçlüğü nedeniyle yetersiz protein alımı gerçekleştiriyorsanız doktor ya da diyetisyen tavsiyesi ile tıbbi beslenme desteği alabilirsiniz.
-
Karbonhidrat:
Vücudun günlük olarak ihtiyaç duyduğu bir diğer makro besin kaynağı ise karbonhidratlardır. Karbonhidratlar, vücudun günlük enerji ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılar. Kanser hastalarının, yaşam kalitelerini yükseltmek ve tedavi için ihtiyaç duydukları enerjiyi bulabilmek için öğünlerinde ekmek, pirinç, makarna, patates ve tahıl gibi karbonhidrat bakımından zengin besinlere yer vermelerinde fayda vardır.
-
Yağ:
Vücudun bir diğer enerji kaynağı yağdır. Kanser tedavisi ve sonrasındaki iyileşme sürecinin beklenildiği gibi seyretmesi için günlük beslenmede sağlıklı yağlara yer verilmelidir. Gırtlak kanseri teşhisi öncesi herhangi bir diyet uyguluyor olsanız bile yağ içeren besinleri yeterince tüketmeye özen gösterebilirsiniz. Unutmayın; kanser hastaları sağlıklı bireylere göre günlük olarak daha yüksek kaloriye ihtiyaç duyabilir.
Beslenme problemlerine bağlı olarak malnütrisyon yani yetersiz beslenme durumu ile karşılaşmamak için doktorunuzun tavsiyesi ile vücudunuza direnç ve enerji sağlayan tıbbi beslenme desteğine başvurabilirsiniz.
-
Vitamin ve Mineraller:
Kanser hastalarının ihtiyaç duydukları vitamin ve mineralleri alması için mevsimine uygun taze sebze ve meyve tüketmeleri önerilir. Günlük 3 porsiyon sebze ve 2 porsiyon meyveyi ana ve ara öğünlerde tüketebilirsiniz.