Diş Kisti Nedir?
Diş Kisti, Diş rahatsızlıkları arasında yer alması ile kişide meydana gelen diş sorunları ve yeme bozuklukları ile fark edilir. Dişlerde meydana gelen kistik yapıların hastalar için olumsuz bir durum olmakla birlikte fark edildiği anda tedavisine başlanması gerekir.
Diş kisti içerisinde iltihap bulundurmaktan ziyade dişin içerisinde kalan kırıklar ve küçük çürüklerden oluşur. Bunun yanında hava su yarı sıvı gibi maddeler de bulunmaktadır. Bunlar zamanla diş kisti oluşturur. Dişlerde kist oluşumu oldukça fazla zaman sonra oluşabilen bir durumdur.
Zamanla oluşan bu diş kistleri daha sonraki zamanlarda dişe oldukça zarar vermektedir. Erken tedavisi ile olumsuz durumların önüne geçilen bu işlem için kullanılan birçok yöntem vardır. Oldukça uygun fiyata sunulan bu hizmet %100 olumlu sonuç verip diş kisti işlemi oldukça avantajlı fiyatlarda yapılmaktadır.
Diş Kisti Neden Olur?
Diş kistlerinin yaygın olarak görülen nedenlerinden bazıları:
-
Enfeksiyonlar:
Diş çürükleri ve diş eti enfeksiyonları gibi ağız içi enfeksiyonlar, diş kistlerinin oluşmasına neden olabilir. Enfeksiyonlar, bakterilerin dişin içine veya diş etinin altına ulaşmasıyla meydana gelir. Ve sıvı dolu bir kesenin oluşmasına yol açabilir.
-
Diş Kökü İltihaplanması:
Bir diş kökü iltihaplanması veya apse, çevresindeki dokuların hasar görmesine ve bir diş kistinin oluşmasına neden olabilir. Bu durum genellikle dişin içindeki enfeksiyonun ilerlemesiyle ortaya çıkar.
-
Diş Kanal Tedavisi Komplikasyonları:
Diş kanal tedavisi sırasında, tüm enfekte doku ve bakterilerin temizlenmesi önemlidir. Ancak bazı durumlarda, tam bir temizlik sağlanamayabilir. Ve enfeksiyon tekrarlayabilir. Bu durum da diş kisti oluşumuna yol açabilir.
-
Diş Yaralanmaları:
Dişlerde meydana gelen travmalar veya yaralanmalar, dişin içinde bir kist oluşmasına neden olabilir. Yaralanma sonucunda dişin içindeki doku zarar görür. Ve sıvı dolu bir kesenin oluşumu başlayabilir.
-
Diş Eksikliği:
Bir dişin çekilmesi veya kaybedilmesi durumunda, dişin yerine yeni bir diş gelmezse, diş etinin altında bir kist oluşabilir. Bu durum, boşluğu doldurması gereken dişin olmaması nedeniyle meydana gelir.
Diş kistleri genellikle ağrısızdır. belirtileri fark etmek zor olabilir.
Bu nedenle, düzenli diş muayeneleri ve röntgen görüntülemeleriyle diş kistlerinin erken teşhis edilmesi önemlidir.
Diş Kisti Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Kistlerin temel nedeni olan diş çürükleri çoğu zaman hasta tarafından göz ardı edilmektedir.
Kişinin düzenli diş kontrollerini yaptırmaması durumunda oyuklar diş özüne (pulpa) ulaşırsa rahatsızlık verir.
Bu kistler ileri aşamaya ulaştığında tespit edilir.
Kist belirtileri aniden başlar. Hastanın tedaviyi geciktirmemesi önerilir. Aksi takdirde günlük yaşamı büyük ölçüde etkileyebilir.
Dişte sürekli, zonklayıcı bir ağrı ve bir şeyi çiğnerken ağrı hissedilirse ya da sıcak – soğuk yiyeceklere karşı hassasiyet ortaya çıkmaya başladıysa kist olabilir.
-
Ağrı:
Dişin pulpası, dişi canlı tutan tüm sinir ve kan hücrelerini içerir. Morluk bu bölgeye ulaştığında ağrı ortaya çıkmaya başlar. Kistin iltihaplanmasından kaynaklanan ağrı aniden ortaya çıkar. Bu ani ağrı birçok bölgede görülebilir. Ağrı yanak, çene ve yüzde de görülebilir. Hızla şiddetlenen bu ağrı, hastayı acilen diş hekimine gitmeye zorlar. Birçok hasta hangi dişin hasta olduğunu anlamıyor. Ağrılı bölgedeki dişlerin bir sopayla ayrı ayrı ısırılmasıyla hastalıklı dişin tespiti yapılabilir.
-
Oluştuğu Bölgede Şişlik:
Kistlerin belirtilerinden biri de şişliktir. Hastalıklı dişin etrafındaki diş etlerinde şişlikler oluşur. Bu şişlikler aynı zamanda ağrıya da neden olur. Diş etlerindeki şişliği her ne kadar görebilsek de çenede, yanaklarda ve yüzün belirli kısımlarında da görebiliriz.
-
Ağzın İçine Acı Akıntı:
Ağızda acı bir akıntı da diş kistinin belirtisi olabilir. Bu patolojiden şikayetçi olan kişilerin diş muayenesinden geçmeleri önerilir.
-
Sinir Sıkışması:
Kistler büyüdükçe sinirlere baskı yapar. Bu baskıya bağlı olarak sinir sıkışması meydana gelebilir.
Sinir sıkışması ağız çevresinde ve yüzde uyuşukluğa neden olur.
Bu şikayeti yaşayan kişinin en kısa sürede ağız sağlığı merkezine gitmesi gerekmektedir.
-
Dişin Sallanması:
Diş kisti ilerledikçe köklerin çevresindeki yumuşak dokularda şişlikler meydana gelir. Bu şişlikler diş ve kemik yapısını yer değiştirmeye maruz bırakır. Bu, ağrıyı şiddetlendirir ve gevşek bir diş görünümü yaratır.
-
Diş Bölgesinde Çürük:
Diş çürüğü kist oluşumunun en temel unsurudur. Bir kişinin çok fazla çürük dişi varsa önlem alınması gerekir.
Diş çürüklerini tedavi ettirmelidir. Ve sonrasında ağız hijyenine dikkat etmelidir.
Her çürüğün bir enfeksiyonun başlangıç noktası olabileceğini unutmamak ve olasılıkları en aza indirmek için düzenli aralıklarla diş hekiminden randevu almak önemlidir.
Ayrıca kist oluşumu riskini azaltmak için günlük diş temizliğine ara verilmemelidir.
-
Kök Ucunda İltihaplanma:
Zamanla diş kökünün iltihaplanması yerini kist oluşumuna yol açar. Kök ucunda bir enfeksiyon ortaya çıkarsa, mümkün olduğu kadar çabuk tedaviye başvurmak önemlidir.
Diş Kistinin Türleri Nelerdir?
-
Periapikal Kistler:
Diş köklerinin uçlarında oluşan periapikal kistler oldukça tehlikelidir. Erken tedavi edilmediğinde ya da erken yapılmadığında hemen diş kistine dönüşür. Diş enfeksiyonlarından kaynaklanan bu kistler tedavi edilmezse çene ve diş sorunlarına neden olurlar.
-
Dentijeröz Kistler:
Periapikal kistlerden sonra sıklıkla karşılaşılan dentigeröz kistler genellikle rutin diş muayeneleri sırasında tespit edilerek tedavi edilir. Bu tür kistler dişlerin gömülü kalmasından sonra ortaya çıkar, dişlere fazla rahatsızlık vermez ve genellikle asemptomatiktir.
-
Lateral Periodontal Kistler:
Genelde nasır olarak karşımıza çıkan bu kist çeşidi oldukça fazla bilinmez. Kişide çok fazla etkisi olmayan bu kist çeşidi genelde yetişkinlerde ve yetişkinlerin bazı bölgelerinde fazla olarak çıkmaktadır. Klinik olarak septomsuz olan bu kist çeşidi kişide etki olarak şişlik görünmesini sağlar.
-
Rezidüel Kist:
Diş hekiminde kolaylıkla teşhis edilebilen bu kist türü, kişinin ameliyat sonrası dişlerinin düzgün şekilde temizlenmemesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Özellikle kronik enfeksiyonlu diş çekimi sonrasında ortaya çıkan bu işlemin tedavi yöntemi oldukça basittir. Bu kist yalnızca yaralanan bölgenin uygun şekilde temizlenmemesi nedeniyle oluşur.
-
Döküntü Kist:
Döküntü diş kisti, tüm dişlerde görülen bir diş kisti türüdür. Bu durum oldukça yaygın hale geldi ve her geçen gün daha da yaygınlaşıyor. Bazı tedaviler erken yapılırsa bazıları geç yapılır.
Diş Kisti Zararları Nelerdir ?
-
Dokulara Baskı:
Diş kisti, büyüdükçe çevre dokulara baskı yapabilir ve dişin etrafındaki kemik dokusunu zayıflatabilir.
-
Diş Kaybı:
Kistin ilerlemesi, dişin köküne zarar vererek diş kaybına neden olabilir.
-
İltihaplanma:
Kist, içerisinde sıvı birikmesiyle iltihaplanabilir. Ve ağız içinde rahatsızlık yaratabilir.
-
Estetik Sorunlar:
Yüz bölgesinde şişlik veya şişme, estetik görünümü olumsuz etkileyebilir.
-
Çevre Doku Hasarı:
Kistin büyümesi, komşu dişlere veya çene kemiğine zarar verebilir.
-
Kist Rüptürü:
Kist rüptürü durumunda çevre dokulara yayılan enfeksiyon riski oluşabilir.
-
Komplikasyonlar:
Tedavi edilmeyen kistler, daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Diş kisti belirtileri fark edildiğinde, diş hekimine başvurarak tedavi sürecine başlamak önemlidir. Erken müdahale, zararların önlenmesine yardımcı olur.
Diş kisti tedavisi, kistin büyüklüğüne, konumuna ve semptomlara bağlı olarak değişebilir.
Küçük ve ağrısız kistler genellikle tedavi gerektirmez.
Sadece düzenli takip altında tutulurlar. Ancak büyük veya semptomatik kistler cerrahi müdahale gerektirebilir.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Diş kisti tedavisi kistin büyüklüğüne, konumuna ve belirtilerine göre değişiklik gösterebilir. Küçük, ağrısız kistler genellikle tedavi gerektirmez ve düzenli olarak kontrol edilir. Ancak büyük veya semptomatik kistler ameliyat gerektirebilir.
-
Kistin Alınması:
Küçük kistler genellikle cerrahi müdahale ile alınabilir.
Bu prosedür, genellikle lokal anestezi altında yapılır. Ve kistin tamamen alınmasını sağlar.
-
Kök Kanal Tedavisi:
Eğer kist, diş köklerinde bir enfeksiyondan kaynaklanıyorsa, kök kanal tedavisi uygulanabilir. Bu tedavi, enfeksiyonun ortadan kaldırılmasına ve kistin iyileşmesine yardımcı olabilir.
-
Diş Çekimi:
Bazı durumlarda, kistin etkilediği dişin çekilmesi gerekebilir. Bu, kistin tekrar oluşumunu engellemek için gerekebilir.
-
İlaç Tedavisi:
Bazı durumlarda, kistin boyutunu küçültmek ve enfeksiyonu kontrol altına almak için ilaç tedavisi uygulanır.
Diş kisti tedavisi genellikle başarılıdır. Ve komplikasyon riski düşüktür.
Ancak tedavi sürecinde düzenli takip edilmelidir. Tedavi edilmeyen diş kistleri, çevre dokulara zarar verebilir.
Ve enfeksiyonlara yol açabilir.
Diş Kisti Ameliyatı
Diş kisti ameliyatı sırasında ağrı ya da acı hissinin önlenmesi amacıyla lokal anestezi, genel anesteziye alternatif olarak tercih edilen yöntemler arasındadır.
Ameliyat şekli, kistin türüne, boyutuna ve hastanın özelliklerine göre değişkenlik gösterir.
Kist boyutu çok büyükse ameliyat öncesi dren takılır.
Ve kistin boyutunda küçülme sağlanır.
Ameliyat öncesinde korunma amaçlı antibiyotik tedavisi genellikle önerilir. İşlem esnasında diş eti cerrahi olarak kesilir.
Ve iç tabakada yerleşmiş kist, çevre dokulara müdahale edilmeden temizlenir.
Hassas bir bölge olduğundan sinir ağının korunması önemlidir. Ameliyat sonrası diş eti dikilir. Böylece diş kisti ameliyatı tamamlanmış olur.
Diş Kisti Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
-
Hastanede Kalış:
Hastalar genellikle iyileştikten sonra eve gitmeyi bekleyebilirler. Bazı durumlarda ise hastaların duruma bağlı olarak bir gece hastanede kalması gerekebilir.
-
İşe/Okula Dönüş:
Genellikle 2 gün ile 2 hafta arasında bir süre dinlenilmesi gerekebilir. Bu süre ameliyat türüne göre daha kısa veya daha uzun olabilir.
-
Fiziksel Aktivite:
Hasta kendini iyi hissettiği anda hafif fiziksel egzersize başlayabilir.
Ancak ağız ve çeneyi riske atacak aktivitelerden de kaçınılmalı.
Buna tüm temas sporları dahildir.
-
Beslenme:
Ameliyattan sonraki ilk 2 hafta boyunca yumuşak bir beslenme önerilir.
-
Ağrı Kontrolü:
Doktor, anti-inflamatuar veya opioid ağrı reçete edebilir. Bu sayede ameliyattan sonra hasta ağrı ve rahatsızlığı kontrol altına alabilir.
-
Şişlik:
Şişlik, ameliyatın normal bir yan etkisidir. Ameliyattan sonraki 3-5 gün boyunca en fazla şişme olabilir.
-
Yara:
Bu tür ameliyatların çoğu ağız içinde gerçekleştirilir.
Belirgin bir yara izi olmasa da, bazı durumlarda küçük kesikler olabilir.
Bu yüzden soğuk ve sıcak şeylerden bir süre kaçınmalıyız.